Ana içeriğe atla

Kayıtlar

Ekim, 2013 tarihine ait yayınlar gösteriliyor

GÜCE EĞİLİM

Kötümser düşünce insanın ruhuna niçin hakimdir? İnsan üretken bir canlı olduğunu iddia ediyorsa bunun asıl sebebi ne olabilir? İyiye ve güzele karşı duyduğu etkin kıskançlığın altında yatan, yok etme arzusu yatmaktadır. Çünkü, dünyadaki yegane iyi kendisi olmak ister. Bu istencin altında da güce eğilim görülüyor. İyiyi ve güzeli yok eden insan. İyiyi ve güzeli kendi şartlarında yaratarak hakim duyguyu somutlaştırmayı amaçlar. Sonuçta, kötümserlik düşmanlıktan beslenen yıkıcı ve yaratıcı ruhların yarattığı zihinsel çabadır. Can Ezgin                                                                                                                                   ...

EVİMİZ KIRLANGIÇ YUVASI

Yer döşeğindeki o kişi ailemizin en yaşlısı, doksan dokuz yaşında olan anneannemin annesiydi. Ölüm döşeğinde bir asırlık ruhu buharlaşan maddenin istikametine doğru uçuracaktı. Evde ailece bu duruma kitlenmiştik. Özellikle annem koca nenemizin bütün gün başını beklemişti. Gece yarısı kapı zili çalınca. Yani iki gün önce uykumdan nasıl uyandığımı hatırlamıyorum. Fakat duvarlarda gezen o hamam böcekleri hala aklımdan çıkmış değil. O saatte kapıya gelen postacı yıldırım telgrafı getirmişti. Telgraf annemin adına çekilmişti. Annem telgrafı okur okumaz göz yaşlarını tutamamış olduğu yerde fenalaşmıştı. Ablamın demesine göre koca nenemiz ölüm döşeğinde annemi son kez dünya gözüyle görmek istemiş. Gelen telgrafta bunlar yazılıymış. 1. paragraf Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır                                                           ...

ZAMAN TAVUS KUŞU

Gün geliyor insana zaman yetmiyor. Ne demişlerdi, bilindik toplum mühendisleri, ilk önce yapılacak yeni yollarla şehirler, kasabalar arasındaki mesafeler kısaltılacak. Bu sayede insanlar sürekli hareket ve değişim içinde değişimi yaratacak. Dünya, dev sanayi işleyişi mantığı içinde üretime odaklı yaşam tarzını yakalamış olacak. Böylece, dünya mühendisleri tarafından yani yaratıcıları tarafından, en tepe noktadan gözleneceği gibi gözleyenlerin müdahale iradesi olacak. Toplum mühendislerinin işi, toplumsal yaşayışı eskiye göre hızlandırmaktı, Bir başka hedefleriyse kolluk güçleri tarafından müdahaleye açık şehirleri inşa etmekti. Daha sonra her birey baş döndürücü hızın içinde zamanla yarışmaya başladı. Tavus kuşu mutluluğunu altın zamana ekledi. Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır                                                       ...

SÜREGEN İTKİ KORKU

Korkulardan sonra kurtuluş için atılacak adım. Kendini bilmekse ve bu durum varoluşun bir anahtarı niteliğindeyse fazla söze gerek yoktur. Biz korkularımızın eseriyiz. Bazen kendimize yabancılaştırıldığımız gibi kendimizden de uzaklaştırılmış terk edilmiş gibiyiz. Bir köşeye atılmış, korkunun baş aktörü olan hurafeler korkularımızın bilinç düzeyindeki buz dağının görünen yanlarıdır. Bu amansız korku tünelinden, yani insanın kendine yabancılaşma sürecinden çıkışı, özgür beyinlere kendi olma fırsatını tanımaktan geçer. Bu nedenle her türlü kısıtlama ve baskı unsuru insanın ruhsal doğasına aykırıdır. Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır      

GERÇEĞİN SÖZCÜSÜ

Galileo bu girişiminin ardından çıkarılacağı mahkeme öncesi göz altına alındı. Ve ömür boyu hapse mahkum edildi. Daha sonra mahkemece karara bağlanan mahkumiyeti ev hapisliğine çevrildi. Kilise Galileo'nun bilimsel görüşlerine karşı çıkıyordu. Böylece kilise görüşlerini yok sayılmasına hoşgörü ile yaklaşmamış ve her seferinde Galileo'nun bilimsel çalışmalarıyla ilgi adımlarına engel olmuştu. İlerleyen yüzyıllarda yeni evren modeli üzerine kurulu yeni dünya anlayışı, karşı çıkan kurumlar tarafından benimsendikçe bu anlayış bir çok vizyonun esin kaynağı olmuştu. Vizyonlar gerçeklerden türemişse insanlara değişim sunar. Toplumların potansiyelini açığa çıkaracak öncüler ilk önce toplumsal tepkilerle karşılaşacak olsa bile daha sonraki süreçlerde bizlere ışık tutabilir. Dünya tıpkı tepsi gibi düz mü? Yoksa kıpır kıpır hayat dolu, güler yüzlü, hoşgörülü, aydın insanların yaşadığı yegane bir gezegen mi? Can Ezgin             Telif Hakkı Saklıdır  ...

KURALLAR NİÇİN

Kurallar niçin vardır? Toplumsal yaşayış toplumsal kurallar çizelgesinden başka nedir? Kurallar silsilesi olduğunu var saydığımız bir toplulukta aynı zamanda işleyiş bakımından düzen denilen kavram baş gösterir. Yani her kural beraberinde kendi sistemi içinde kendi düzenini geliştirir. Dolayısıyla şu soruyu kendimize samimiyetle sormalıyız. Kurallar hangi düzen için, hangi disiplinle kimin ya da kimler için vardır? Söylenenlerle uygulanan toplumsal kurallar arasında daima bir çatışma hakimdir. Aslında kurallar mevcut sistemleri ya da gelişime açık sistemleri meşrulaştırılmak için zaman zaman politik arenada yerini almıştır. İnsan, hayatta kendisiyle baş başa yalnız kaldığı zaman kurallardan söz etmez. Hayatta kalmak için doğayı evcilleştirmek uğruna doğayla savaşır. Can Ezgin    Telif Hakkı Saklıdır                                                  ...

GERÇEĞİN SÖZCÜSÜ

Değişim başlamıştı. Galileo, dünya gerçekten yuvarlaktır açıklaması yapınca. 1615 tarihinde engizisyon mahkemesi toplanmakta gecikmedi. Ve sonunda Galileo'nun bilimsel ispatlarını asılsız iddalar olduğu gerekçesiyle dini öğretilere aykırı olduğu için engizisyon doğru olmadığına karar verdi. Galileo engizisyon baskısı karşısında. "Görmedim, duymadım ve bilmiyorum." Diyerek canını idam sehpasından kurtarmıştı. Galileo ilk adımı attığını biliyordu. Bu attığı ilk adımla birlikte başlayan değişikliğin önü kesilemeyeceğini seziyordu. Yinede ikinci bir adım atılması gereğinden yola çıkarak, dünyanın ilk esas sistemi üzerine Diyologlar eserini Papalığın izni ile 1632 tarihinde bastırdı. Bu kitap Copernicusun'un teorisini destekleyen ve karşı çıkan iki adamın tartışması üzerineydi. 2. kısım    Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır                                           ...

GERÇEĞİN SÖZCÜSÜ

Ünlü İtalyan fizikçi, matematikçi, gökbilimci ve filozof Galileo Galilei 1564 tarihinde doğmuş ve kendisinden önce Polanya'lı gökbilimci olan Copernicus Güneş Merkezli evren modelini geliştirmişti. Galileo, eğitimini tamamladıktan sonra dünyanın güneşin etrafında döndüğü yönündeki Copernicus kuramını destekliyordu. Galileo, gökbilimiyle ilgili bu çarpıcı gerçekleri ne kendisinden nede o devrin kamu oyundan saklayacak kadar bağnaz, geri kafalı vicdansız olamazdı. Yaptığı çalışmalar neticesinde vardığı bilimsel sonuçlar dünyanın yuvarlak olduğunu ayan beyan (apaçık) gözler önüne sermişti. Galileo tarafından yapılacak bilimsel açıklamalar, toplumsal, dinsel dogmaları o dakikada hiç edeceğinden Hiristiyanlık öğretisine, karşı çıktığı anlamını taşıyordu. Copernicus kuramını desteklemesi kutsal kilisenin büyük tepkisini çekmişti. Çünkü, bu durumda kutsal kilisenin tanrı egemenliğine dayalı siyasal gücü, evrensel bütünlük anlayışı yerle bir olacaktı. Bu yeni anlayış bilimsel dayanakl...

YALAN MADDENİN ALTINCI HALİ

Çeşmenin başına kovasını, bidonunu alan köylüler toplanmıştı. Çeşmeden ip gibi su akıyordu. Su tazyikli gelmediği için çeşmenin başı kalabalıktı. Uzayıp giden kuyruk muhtarın kahvesinin önüne kadar gidiyordu. Çelebi dayının kızı Gülsüm, kısık sesiyle. "Sakının kendinizi deli Ahmet geliyor." Dedi. Kimisi su akmaz ya birde Ahmet derdi eksikti diye söylene dursun; Ahmet. "Ben şimdi sundurmaya bir el edeyim de şarıl şarıl su aksın. Bakın hele." Der demez çeşmenin burgusunu iki kıvırmıştı ki  köylüler gördüklerine inanamamış ağızları açık kalmıştı. Ahmet'in dediği dediğini tutmuş, iplik gibi su akan çeşmeden şimdi olanca hızıyla güldür güldür su akıyordu. İşte dedi biri. "Ben size derdim de lafıma kulak vermezdiniz. Var bu çocukta bir şeyler. Şimdi buda mı şans be kardeşim?" diye bastı kahkahayı. Deli Ahmet sessiz sedasız yatağına doğru akan su gibi aradan yavaşça sıvışmıştı. Köylüler bu olan bitenin tesiri içinde doldurdukları sularıyla, kafalarının içi ar...

DEĞİRMEN TAŞI BİLGİ KİTABI

Yılgın ruhlar dokuma tezgahında yıkıldı bir gece yarısı. Ağır ağır dönüyor değirmen taşı. Su değirmeni yılları katmış ardına inliyor. İniltileri yılgın ruhlara şunları hatırlattı. "Ben değirmen taşıyım. İşim gücüm iyiliği kötülükten ayırmak. Sabır taşı döndükçe iyiliği çıkarırım kötülüğün içinden. Şimdiki bilindik robotların atası derler bana. Gülerim bu lafa ama hoşuma da gider. Bazen Don Kişot' un rüzgar değirmenlerine karşı verdiği amansız savaş gelir hatırıma. İyilik kötülüğün içinde saklıdır. Cesaret iyilikten gelir. Kötülüğü alt etmeyi göze alırsınız. İyiliği keşfetmek zorundasınız. Bilgi iyiliğin kitabıdır. İktidara boyun eğen, her şeyi tek taraflı sahiplenip savunan bilgi kötülüğü güçlendirir." Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır                                                                       ...

YARATICI DENİZ

Kaptan dümeni kırdı. Uzaya uzayan yıldızlar arası yolculuğun rotasını çoktan aklına yerleştirmişti. Bu nedenle dümenin başında gönlü oldukça rahatı . Gecenin karanlığında çakmak taşı gibi parlayan sancak yıldızı mürettebata güven vermekteydi. Kaptan, gür ve tok sesiyle, dümenin başında mürettebatına yolculuk hakkında kısa bir konuşma yapmıştı. "Bu sıra dışı seferimizin amacı hayatta kaldığımız sürece gidebileceğimiz noktaya kadar gitmek olacaktır. Yolculuğumuz esnasında keşfedilen bakir toprakları dünyaya duyuracağız. Keşfedilecek olan topraklarda elde edilen ganimetler eşit şekilde aranızda paylaştırılacaktır" Dün, dünya yüzeyinde olanlar bunlardı. Ama bugün için şartlar ve koşullar değişti. Sabah uykumuzdan uyanır uyanmaz birde bakıyoruz ki yer kabuğunda meydana gelen jeolojik hareketlerin sonucunda küçük bir kara parçası yeryüzünüz ücra bir yerinde yerini almış. Deniz, kara parçası doğuruyordu. Tıpkı yıldızların gezegenleri doğurduğu gibi. "Zerreden evrene, evrenden...

GERİYE DÖNÜŞ NEDİR?

Bir amaca doğru gidilen yoldan geriye dönüş nedir? "Geriye dönüş yüksek yerden düşmeye, çakılmaya benzer. Siz amacınıza doğru sağlam adımlarla yol almak istersiniz ama birde bakmışsınız ki hiç hesapta olmayan aksilikler yolunuzun önüne çıkmış ve sizi yolunuzdan geri döndürmüştür. Birde bakmışsınız başladığınız yerdesiniz. İşte o zaman yapmanız gereken oturup dövünmek veya vicdan muhasebesi yapmak değil. Ruhunuzun aynasındaki o dürüst cevaplar ile gerçekleri kavramının şansını yakalamaya çalışmalı ve yeni başlangıçlara kapılarınızı açmalısınız." Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır.   .                                                                                                              

DOĞALLIK İHTİYACIMIZIN ESERİ

Tansiyon çıkmaz sokaklarda yükseliyor. Kış kapıya dayandı. Kara çarşaflı cellatlar kuşandı gizli silahlarını. İhtiyacı aşan arzular. Kendini bilmezlik hat safhada yüzünü gösterdi. Saklama yüzünü kara cellat. Kana susamışlık ve iktidara yaranmanın altındaki gizli emelin nedir? Tanrıyla başlattığın çetin mücadelede bu çatışma kültüründe canını ortaya koymadan can aldın. Sonra gözünü kan bürüdü. Tanrıyı ve kendini yok saydın. Çünkü sen tanrıyı oynadın. Can Ezgin  Telif Hakkı Saklıdır.