11. yüzyılda Anadolu da başlayan toplumsal çalkantılar belli alanlarda düşünürlerin çıkmasına vesile olmuştur. Bu süreç 14. yüzyıla kadar devam etmiştir. Düşünür grafiğine baktığımızda bu yüzyıllar arasında özgür düşüncenin sağlık alanında filizlendiğini ve toplumsal düşüncenin de dogmatik anlayışın dışında gözlem v e metotlara dayandırıldığını görüyoruz. İbn Rüşd, İbn-i Haldun, bu düşünür ve filozoflardır. Bu dönemde yeryüzündeki ilahi düzen yıkılınca o zamanki savaşlar, kıtlık, iktidar çekişmeleri ve hastalıklar insanları kader düşüncesinden soyutlar ve hayatta kalma mücadelesi içine iter. Gerçekler yalanları su yüzeyine çıkarınca hiçbir şeyin anlatıldığı gibi olmadığı anlaşılır. Bu süreçte toplumsal devrim gerçekleşmese de bazı kişilerde iç devrimi tetiklemiştir. İbni Sinan'na günün birinde Aristo'nun kitabını alır. Bir kaç defa okur ondan sonra anlar. Anladığındaysa çok mutludur. Kültür etkileşimdir. Etkileşime açık toplumlar farklı görüşte olan insanları bir araya getirir....