Ana içeriğe atla

GÖZ ÖNÜNDEN KAÇANLAR ve İNSAN ODAKLI

Gözden kaçırdıklarımız, toplumları bir arada tutan üretime dayalı sosyal bağlar olduğu kadar  düşünceme göre aynı zamanda toplumsal ilişkilerin kökeninde kitlesel psikozların da var olduğudur. Toplumsal yaşamın birlik düşüncesinin köklerinde zayıflama görüyorum. Biz birliği sağlamaya çalışırken yanlış yöntemlere başvuruyoruz. Genelde amacımız toplumlara düzenli ve yaşanabilir bir çevre meydana getirmek olamadığı için sadece toplumsal yönetime odaklanıyoruz. Aslında insanların ihtiyaçları uygun ölçülerde karşılandığında, kışkırtıcı dinamikleri kullanmadan gözlemci ve sürdürülebilir ilişkilere odaklanan bir eğitim sistemiyle birlikte insanların zamanla kendi kendilerini yönetebileceklerine şahit olacağız. Böyle bir toplumun var olabilmesi için toplumsal psikozları en az seviyeye indirecek etkileşimler kurmalıyız; böylece kültürel ilişkileri desteklemiş oluruz.

İnsan odaklı arı bilime ve sanata önem verilmelidir. Kendi kendimize ilgi duyduğumuz,  gelişmemize katkı sağlayacak alanlarda kendimizi eğitebilen ve insan olmanın dünyaya gelmekle başladığını, bu sürecin bir ömür boyu sürdüğünü hatırlamaya devam etmeliyiz.  Dolayısıyla, tercihim olan sanatla ilgili çalışmalarımda edindiğim yöntemler araç ve gereçler, zamanla mevcut şartların sebebiyle yaratıcı hedeflere dönüşüyor. Çalışmalarımın özgünlüğünü koruyabilmesi otodidakt (özöğrenimli) bir tutum edinmeye yol açıyor. Basmakalıp dünya görüşleri ve gelişime kapalı tutumlar bizleri zamanla tabiatın dinamizminden uzaklaşmamıza sebep oluyor. Bu çerçevede duyarlı bireyler olmaktan söz edemediğimiz gibi evrensel anlayışlar edinemiyoruz. Bu tutumlarımızda görüş ve ifade farklılığı nedeniyle yanılma payımız elbette olabilmektedir. 

Can Ezgin 

Telif Hakkı Saklıdır

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

DEMOKRASİ İÇİN KİLİT UNSURLAR

Basın, kamusal alanda doğru bilgiye erişimi sağlayarak demokratik süreçlerin sağlıklı işleyişi için kritik öneme sahip toplumsal bileşendir. Özellikle toplumsal ya da politik krizlerde basın, kamuoyunu bilgilendirerek halkın doğru kararlar almasına yardımcı olur. Basının özgürlüğü, demokratik değerlerin korunması ve halkın bilinçli bir şekilde kararlar alabilmesi için temel bir hak olarak kabul edilir. Ancak, basın mensuplarının hatalı haber yapması durumunda dahi onları suçlamak ve hedef göstermek, demokrasiyi tehdit eder. Basına yönelik suçlamalar, yalnızca basının özgürlüğünü sınırlamakla kalmaz, aynı zamanda halkın özgürce bilgi edinme hakkını da engeller. Bu nedenle, basın mensuplarına yönelik baskılar, hem toplumu bilgilendirme işlevini zedeler hem de demokratik süreçleri tehlikeye atar. Bağımsız ve demokratik toplumlarda, gerçek suçlular adalet önüne çıkarılmalıdır. Toplumları yönetenler ve güç sahipleri, hukukun üstünlüğüne saygı gösterdiklerinde ve suçlular adil bir biçimde y...

BERMUDA ŞEYTAN ÜÇGENİ'NDE DENGE KÖŞE

Masanın ortasında üç büyük harita yer alır: Ukrayna, Ortadoğu ve Güney Asya.  Ortadoğu’daki çatışmalar ve Güney Asya’da patlak veren Hindistan ile Pakistan arasındaki savaş, küresel krizlerin oluşturduğu Bermuda Şeytan Üçgeni'nin son köşesini tamamlar. Bu jeopolitik üçgen, çatışma ve belirsizliklerin merkezi olarak adlandırılmıştır. Diğer gölgede, Güney Asya haritası odanın karanlık ve belirsiz bir noktasında durur; Ortadoğu'nun haritası ise biraz daha belirgindir. Bir perde, arka planda denizlerin gümbürtüsünü ve uğuldayan rüzgârı temsil eder. Kapıdan içeriye, zaman zaman bir kâhin ya da bir anlatıcı gibi bir figür girer. Anlatıcı (derin bir sesle): Bermuda Şeytan Üçgeni’ne adım atıyoruz… Fırtınalar arasında kaybolan gemiler gibi... Bir yanda Ortadoğu'nun kudretli, yakıcı sıcaklığı, diğer yanda Ukrayna'nın fırtınalı kışı… İki köşe, her biri farklı bir dünya, farklı bir zaman dilimi... Ama hepsi bir şekilde birbirine bağlı. Denge, her iki köşede de bir sırrı barı...

BERMUDA ŞEYTAN ÜÇGENİ: DÜNÜ VE BUGÜNÜ

Dünya bazen karmaşık bir labirent gibi hissettirir. Ülkeler ve insanlar, çıkar çatışmalarının ve tarihsel yaraların ortasında savrulurken, sanki görünmez bir güç bu karmaşayı daha da derinleştirir. Bugün dünya, yeni bir Bermuda Şeytan Üçgeni'nin kıskacında. Bu üçgenin köşeleri; Avrupa'da Ukrayna Savaşı, Ortadoğu'da bitmek bilmeyen çatışmalar ve Asya'da Hindistan ile Pakistan arasındaki gerilimle şekilleniyor. Bir yanda toprağın, diğer yanda inancın, öte yanda ise kimliğin savaşı... Hepsi bu üçgenin içine çekiliyor.  Tarihsel Arka Plan: İmparatorlukların Çöküşü ve Modern Bermuda Bu çatışmaların köklerini, imparatorlukların çöküşünde buluyoruz. Avrupa’da çatışma kökenleri, Osmanlı, Avusturya-Macaristan ve Rus İmparatorluklarının yıkılışıyla şekillendi. SSCB'nin dağılması, Ukrayna krizine zemin hazırlayan sınır ve kimlik sorunlarını derinleştirdi. Ortadoğu ise kolonyal mirasın yükü altında kaldı. Osmanlı İmparatorluğu’nun çöküşü ve Batılı güçlerin müdahaleleri, etnik v...